This is a Premium Blog

Cocuklarla bag

Written on April 28, 2009 by ozan

Aradaki “ask” arttikca, ayrilmak elbette daha zor geliyor..

Bir yandan onlarin gelisimi icin, ellerinden birakiyoruz.. Yuvalara, okullara gonderiyoruz..

Bir yandan da, onlara “daha iyi” bakabilmek icin ise gidiyoruz.

Ama seytan diyor, tut elinden oglunun, cik kirlara (babam yapmis boyle seyler ;)

Pazar sabahi tenis “oynuyoruz.”

Yani ben servis atiyorum.. Calisiyorum.. Deniz Bey de, turuncu ve fosforlu yesil mini toplari ardindan kosturuyor.. Ufak raketi elinde..

“Once sooole ziplat.. Sonra tossss.” .. Ve ardindan kulak arkasi duydugum cigligi, “Federeee ..”

Oyle ki yan kortlarda oynayan insanlarda isi, gucu birakip bacagim kadar kivirciga gulumsemeye basladilar.

Simdi o ani dondur, dondur, ye..

Dun isten bir arkadasimla sohbet ediyorum.. Biliyorum ki, daha iki, uc ay daha agirlikli Londra’da calisacak.. Karisi ve oglu yanina sonra gelecek..

Bir muz, iki kahve almamiz sirasi oglunun havaalani nasil “gitme.. Baba” cektigini anlatti ki sonuna kadar dinleyemedim. ;) :(

Hayat beni .. bizi.. daha da git gel yasantilara zorlarsa.. Merkezi Turkiye’ye tasisam bile, yerimde duramazsam, oturamazsam, skype falan dunyasina karsin, o dinmez ozlem de hep icimde yasayacak biliyorum.

Boyle sevebilmeye sukretmek gerek yine de oncelikle.

Gunaydin.

If you enjoyed this post Subscribe to our feed

Leave a Reply

You must be logged in to post a comment.