Her gecen gun daha bir anne baba olmak…
Written on September 9, 2008 by alitor
Alara’cik ucuncu ayina basti bu gectigimiz haftasonu. Her gun bize ayri gulusu, konusmalari, yuz ifadeleri ile sonsuz keyif veren acaip bir sey oluverdi….8^)
Fakat ayni anda da esimin ise geri donme zorunlugu, son bir kac haftada bize kolay olmayan ve tecrube hanesine yazilacak anlar yasatti…8^(
Su son bir kac haftada bebek bakicisi bulmak, belki de bu uc ay icinde gecirdigimiz en onemli tecrubelerden biriydi .
Daha ilk ay bebek bakicisi aramaya baslamadanbizim eve gelen temizlikci Filipin’li kadin, bir arkadasinin kizinin bebek bakicisi olarak is aradigini soyledi. Annem buradaydi, o da tanismis kadinla. Yirmi bes yirmi alti yaslarinda, iki cocuklu ve hemsire, guvenilir ve fiyati da makul. Tabii hemen, bize de citlativerdi.
Biz de tamam, ucuncu ayda ise baslasin dedik heyecanla. Internetten ya da baska sirketlerle bebek bakicisi bulmayla ugrasmamak zorunda kaldigimiz icin de sevindik.
Iki hafta sonra bu Filipin’li kizin dogu yakasina kiz kardesine yardim etmek icin tasindigi haberi geldi…Hatirliyorum, hem sok, hem de hayal kirikligi ikimizin de uzerine bir anda soguk su gibi coktu.
Ve sifirdan basladik bebek bakicisi aramaya.
Benim isten bir baska cocugun da bes aylik kizi icin de bebek bakicisi aramalari, isimizi biraz olsun kolaylastirdi. Beraber burada “share care” dedikleri bir bebek bakicisinin iki bebege bakma olayina girelim dedik. Ekonomik oldugu icin ve bebeklerin de kendileri ile oynayacak bir diger bebek daha olmasi, bize uygun geldi.
Craigslist’ten basladik.
Once 57 yasinda garip bir kadini interview ettik. Referanslari epey kotu cikti. Sonra otuz yasinda bir Sili’li kadin. Onu cok begendik fakat fiyati pahali idi. Bir baska Brezilya’li genc kiz, tecrubesi olmamasina ragmen cok fazla para istedi. Onu da gonderdik. Amerika’li bir kadin, tam interview’a gelecekken iptal etti — iki bebek ona cok gelirmismis…
Neyse, sonunda ne yaptik bulduk, Moldovya’li genc bir kiz Olga’yi bulduk. Iki senelik au pair tecrubesi ve saat basi 16 dolar istemesi bize cok iyi sound etti. Bir iki kere interview yaptik, bebekler de onunla fena degillerdi.
Ve uzun tartisma sonrasi Olga’da karar kildik. Esim yuzde yuz isinmamisti Olga’ya. Cok utangac, sessiz, ve tecrubesiz oldugunu dusunuyordu.
Neyse, ise baslamadan deneme yapalim dedik iki ufaklik ile. Once anneler ve bebekler, Olga ile bizim evde bir araya geldiler.
Alara hanim, o gun kucagina aldigi zaman Olga’ya oyle bir aglamis, bagirmis cagirmis ki deneme turuna devam edememisler.
Biz herhalde alisma sureci, yabanci birisi filan alisir dedik, Olga’yi teketek bizim eve tekrar cagirdik. Bu sefer de yine kucagina alir almaz bizimkisi avazi ciktigi kadar ciglik cigliga aglasin, bagirsin! Esimin onu tekrar sakinlestirmesi on bes yirmi dakika surmus…
Bu sefer daha da iskillendik. Olga ile o hafta herhalde uc ya da dort kere daha deneme yaptik. Hepsinin sonucu ne yazik ki ayniydi. Olga son kez artik aglamakli vaziyette “Alara beni sevmedi herhalde” diye bize dert yanip evden ayrildi.
Nedenini anlamadan fakat icgudulerimize guvenerek Olga’nin bizim bebek bakicisi olmayacagina karar verdik.
Tam o hafta da kader, Filipin’li kiz Mary Grace’in Virgina’dan geri dondugu haberi geldi.
Esim hemen ilk is telefon ve bize gel interview yapacagiz diye onu cagirdi.
O gun Filipin’li Mary Grace, gelmis. Alara ile oynamis, yemegini yedirmis ve yatirmis. Tek birses ya da aglama yok!!!
Tabii hemen ise aldik…8^)
Dun basladi ise. Sabah Alara annesinden ayrilirken bir sure aglamis. Mary Grace son derece akli basinda oldugu icin ona esimin gomlegi ile mamasini vermis, uykuya yatirmis. Alara aglamasina ragmen onunla butun gunu gecirmis. Aksam esimi gordugu zaman da inanilmaz heyecan ve gulucukler sacarak uzerine atlamis…8^)
Bu hafta kritik hafta. Alara’nin Mary Grace’e alismasi icin dua ediyoruz. Cunku simdiye kadar gordugumuz butun bebek bakicilari arasinda en akli basinda, guvenilir ve tecrubeli olani o.
Ve her gun, her saat, her dakika anne baba olmak, kendi bebegin icin endise duymanin, ve onun mutlu olmasi icin elinden gelen herseyi yapacagimizi bilmemiz, iste o simdiye kadar duymadigimiz, hissetmedigiklerimizi bize yasatiyor.
Benimkiler dahil olmak uzere tum anne ve babalara da olan saygim, her gun artiyor…8^)
If you enjoyed this post Subscribe to our feed
Dogru dadiyi bulmak en onemli sey Alicigim. Biz Pinar Abla’yi Arda 3 aylikken bulduk, tanidik vasitasiyla (ki hayatin 1 numarali kuralidir, tanidigin varsa olur isler bu dunyada). 3.5 yildir bizde Pinar Abla…
Bu arada disarida, iste, cevremde basladigi dadiyla devam eden 1 tanidigim yok… Don degistirir gibi dadi degistiriyor millet…
Biz Ozbekler yazin sutyen giymeyiz diye ortalikta nipple ortalikta gezen 45 yasinda Ozbekten, senin kocan benim de kocam olabilir mi diyen Kazak’a kadar, sayisiz numune gordum…
Biz de Turkiye standartlarinin ustunde para veriyoruz, ama Arda hayatindan cok memnun. “Inci sen artik ise git” diyor sabah Pinar Abla geldiginde. Piaaa onun adi…
Yaptigi sahane yemekleri de soylemeden gecmeyeyim…
Arda yarim gun okula gidiyor, idare ediyoruz hala, ama yakinda tam gun okula basladiginda mecburen Piaaa’yla ayrilacagiz… Icimiz yanacak, karsilikli epey bir aglanacak muhtemelen, ailenin parcasi gitmis gibi olacagiz, Arda’ya cok agir olacak Piaa’siz bir hayat, bize de epey zor olacak ama hayat boyle acimasiz ve igrenc gercekler vurabiliyor insanin suratina…
Dogru kizi bulmus gibisiniz. Oyle hissederseniz ailenizin parcasi yapin, ufak kaprislerine goz yumun, patronu degil abisi gibi davranin, dengeyi kurun, Alara bundan en cok yararlanan olacaktir…