This is a Premium Blog

CARLITO… O AN!

0

Written on July 29, 2023 by admin

Posted by mobile phone:
CARLITO… O AN!

“Hail the new King,” diye bağırdım telefonumun kamerasına.

“Tenisin gelecek 20 yılı.”

Büyük bir içtenlikle söyledim bunları.

Elbette Roger’dan “sonrası” zor, ama…

Maradona ve Messi’den sonra da, “futbol ikonlarını” bulmanın zor gelmesi gibi.

O açıdan, Mbappe’yi de çağrıştırıyor bana Carlito.

Yeni olan.

Yaşam ve yaşama sevincinin başka bir boyutla insanın karşısına çıkardığı.

Farklı. Adeta kortu daha küçük kılan. Her topa yetişen.

İlk seyrettiğimden beri bunu hissettirdi bana.

Ve “bir sonraki Nadal sen misin?” diye sorulduğunda…

“İspanyolum. Ama Federer gibi oynamak istiyorum,” deyivermesi!

12 yaşında kaydedilmiş bir videosu da dolaşıyor bugünlerde.

O günden, Wimbledon ve Roland Garros hedefi koymuş.

Ve “idol”ü sorulduğunda da duraksamadan Federer demiş.

Tüm bunları düşündüğümde ayrı anlamlıydı, o Wimbledon Finaline canli şahit olmam.

Tam bir devir teslim töreni gibiydi.

(Ki büyük Şampiyon Novak, tabii ki kolay kolay yılmayacaktır!)

Martina’dan, Steffi’ye…

Pete’den, Federer’e geçiş gibi.

2019 Finali, içte hala ve hep yara, “40-15; 8-7″ anını da hatırladım.

Bunları da haykırdım.

Maçın uzun süre etkisinden çıkamadık, sevgili Nejat ile.

Çünkü gerçekten tarihe şahit olmuştuk.

Nejat da, o tarihi paylaştığımız, yaşadığımız için candan, otantik mutluydu.

Telefonumun ucundaki Mete ya da Işık gibi.

Yaşam böyle anlamlı.

Artık biricik oğlum yaşında şampiyonlara da sarılarak.

Şükür, yine.

HAÇO

0

Written on July 11, 2023 by admin

Posted by mobile phone:
HAÇO

Kimbilir bugün nerede ne yapar benim mahalle arkadaşım?

Çocukluk arkadaşım Haço.

Anılsın istedim. O akşam üstümüz satırlara geçsin.

Kulakları duymazdı Haço’nun.

Ortaokulda oturduğumuz mahallemizde, biraz da hor görülen bir annesi vardı.

Hele yazları, sokaklarda ne oynardık.

Misket, top…

80’lerde, el işaretleriyle, bağıra çagıra derdimizi anlatmaya çalıştık.

Dostlar Sitesi sokaklarında kurulan dostlukları hiç unutmadım.

Güzel bir yaz günü, Haço’nun aklıma gelme sebebi, bir başka doğuştan kulakları duyulmayan dosttan bahsedilmesi.

Yine bir yaz gününe gitti aklim.

Hayatımda ilk (ve tek tük olacak bir ömür) kez, bir sutopu maçına gitmem.

Sanırım, Balkan Şampiyonası gibi bir organizasyon.

Canım, Haço ile gitmek istedi.

Belki Harbiye civarları o iş için inşa edilmiş bir havuz; belki Levent.

Tam hatırlamıyorum.

Bildiğim Haço ile gönülden ülkemizi desteklediğimiz.

Gollerde sarmaş dolaş olduğumuz.

Dostlar Sitesi’ne veda ederken, Haço’ya da son bir sarılmışımdır.

Çocuktum. Çok zaman geçti üzerinden.

Ama Haço’nun kahkahaları, miskette hakkını araması, “kaderine küsmemesi” bende hep yer etti.

Onca insan ömrü günü arası, o sutopu anısını unutmamışım.

Dilerim Haço’nun mutlu, huzurlu bir ömrü olmuştur.

“Naive. Super”

0

Written on February 20, 2023 by admin

Posted by mobile phone:
“Meslegi, isi” kitap ve kitapcilar olan bir dostum onerdi.

“Omuz Omuza”yi okumasi ardindan

Bitirince, hosuma gitti ve keyifle gulumsetti.

“Naive. Super,” Norvec’li Loe’nin 1990′lar sonu yazdigi ilk romani.

Bizim nesil ve okur, yazarlar icin bir iki sayfa, bolum sonrasi “Catcher in the Rye” diye bagirmamak imkansiz.

Etkilenme acik.

Holden ile gunler gecireli yillar oldu.

Ama agizda benzer tat kaliyor.

Universite caglarinda yalpalayan genc kahramanimiz

“Meaning of life”

“Iyi insan olmak nedir?”

“Neden bir sevgilim yok?”

Romanda ismini ogrenemedigimiz karakter, abisini ziyarete NYC’e de gidiyor.

Beraber yaptiklarina sahitlik ediyoruz.

Salinger’a daha Fransiz yeni nesil “Seinfeld” de demis.

“Hicbir sey olmuyor. Ama cok sey oluyor.”

Onun kadar iyi yazilmamissa da, Salinger tadi aldim ben daha cok.

Cocugun tuttugu listeler.

Hayranlik duydugu profesorden kitabin sonu aldigi mektup.

Sevgi
Insan sevgisi
Satirlarla birseyler bagirmadan, his vermek.
“Kucuk seyler” denen detaylar yakalanan anlamlar.

Belki sevgili Nazim’a da bu cagrisimlar gelmistir. 🙏🏻

Sizlere ve “buyumekte olan” evlatlarimiza tavsiye ederim.

“Naive. Super”

0

Written on February 20, 2023 by admin

Posted by mobile phone:
“Meslegi, isi” kitap ve kitapcilar olan bir dostum onerdi.

“Omuz Omuza”yi okumasi ardindan

Bitirince, hosuma gitti ve keyifle gulumsetti.

“Naive. Super,” Norvec’li Loe’nin 1990′lar sonu yazdigi ilk romani.

Bizim nesil ve okur, yazarlar icin bir iki sayfa, bolum sonrasi “Catcher in the Rye” diye bagirmamak imkansiz.

Etkilenme acik.

Holden ile gunler gecireli yillar oldu.

Ama agizda benzer tat kaliyor.

Universite caglarinda yalpalayan genc kahramanimiz

“Meaning of life”

“Iyi insan olmak nedir?”

“Neden bir sevgilim yok?”

Romanda ismini ogrenemedigimiz karakter, abisini ziyarete NYC’e de gidiyor.

Beraber yaptiklarina sahitlik ediyoruz.

Salinger’a daha Fransiz yeni nesil “Seinfeld” de demis.

“Hicbir sey olmuyor. Ama cok sey oluyor.”

Onun kadar iyi yazilmamissa da, Salinger tadi aldim ben daha cok.

Cocugun tuttugu listeler.

Hayranlik duydugu profesorden kitabin sonu aldigi mektup.

Sevgi
Insan sevgisi
Satirlarla birseyler bagirmadan, his vermek.
“Kucuk seyler” denen detaylar yakalanan anlamlar.

Belki sevgili Nazim’a da bu cagrisimlar gelmistir. 🙏🏻

Sizlere ve “buyumekte olan” evlatlarimiza tavsiye ederim.

Messi’s Last Dance. Tarihe Taniklik Etmek

0

Written on December 18, 2022 by admin

Posted by mobile phone:
Tarihe taniklik etmek1986’da Ilker Yasin ile Halit Kivanc “Maradona… Maradona” diye dunya tarihinin en guzel golunu anlatirken kizkardesimin yanindaydim.2010’da Iniesta yine tarihi 116. Dakika golunu atarken yanibasinda.Sukur.Messi’yi ilk kez canli canim oglum 1 gunlukken seyrettim. Buyulendim. Gazeteler Chelsea sol bekinin atilmasina yogunlasmisti. Bense, “gelmis gecmis en iyi”lerden birine sahit olabildigimize2006 (oyuna alinmadigi ceyrek final), 2014 cok istedim. 2010 ve 2018’de de.Simdi son sansi.Yerinde taniklik edecegim.Mbappe, Griezzmann ve ekibi basarirsa da, 1962 Brezilya’dan beri ilk kez bir ulke ust uste basaracak.Win-win.Minnetle yerinde yasamayi bekliyorum.Sukur. 🙏🏻🧿💙

\”TABII KI BEN SENI BIRAKIRIM ABI\”

0

Written on November 21, 2022 by admin

Posted by mobile phone:
\”TABII KI BEN SENI BIRAKIRIM ABI\”Canim Tuncay ile ilk tanistigim ani, gunu hatirlamiyorum.Esasli dostluklar boyle oluyor.Elbette Berberlerin Krali Ozcan tanistirdi bizi.Fenerbahçe\’mizin yakin tarihinin en guzel gunlerinde beraberdik.Benim hayatima yonetim gibi sorumluluklar girmeden cok once de birbirimize guvendik.Abilik sorumluluklari ile \”taraftar/hayran\” heyecanlari da yer, yer birbirine girdi.Sampiyonluk coskusunu paylasmayi ya da hayalkirikliklari sonrasi omuz omuza vermeyi beraber ogrendik.Bazen bir Avrupa deplasmani cikisi…Bazen bir sampiyonluk otobusune binerken arar ya da iki satir atardi.\”Ozan abi…\”Mutlu ederdi bu beni.Ben Ingiltere\’de yasamaya basladiktan sonra, o da geldi.Manchester\’a dogumgunlerini kutlamaya cok gittim.Mutevaziligine, icindeki Fenerbahce ve Ataturk sevgisine hep sahit oldum.Ortalikta kamera mamera yokken de.Stoke\’un bir galibiyeti sonrasi macin oyuncusu secilmisti. Bir buyuk salon dolusu kulup \”ileri gelenlerine\” onun tercumanligini yapmistim.Guzel gunler.Icimde yer eden ani su.Manchester\’da yine bir Ocak, dogumgununu kutlamisiz.Keyifle uyuduk.Daha ilk gurbet yillari. San, sohret cok sicak.Ev ahalisi uyanamamis, kendine gelememisti.Havaalanina yetisip, aileme donmem lazim.\”Ben seni birakirim Ozan abi\” demisti.Sabahin koru, arabasina atlayip sohbet ede ede gittik.Fenerbahçe\’miz icin beraber insallah daha da adimlar atacagimiz gunlere.Ozunde hep o guven, sadelik ve mutevazilikle.Bizlik!

STEFFI. CHAGALL. KARTPOSTAL.

0

Written on September 9, 2022 by admin

Posted by mobile phone:
STEFFI. CHAGALL. KARTPOSTAL.

“Nerden baslasam, nasil anlatsam?!”

Kolay gecmeyen gunler sirasi, iki spor kahramanimin omuzlarima birer kol attigini hayal ederdim.

Jordan ve Graf.

Ama Jordan ya da Borg gibi daha ilk gunlerinden tutup, desteklemedim Steffi’yi.

Navratilova ya da Evert’a da buyuk bir duskunlugum olmasa da.

Elbette o zamanlarin yenilmez, ulasilamaz Martina’sinin “tahtini sarsmasini” fark etmistim.

1988 Golden Slam’in (ayni sene icinde tum Grand Slam’leri ve Olimpiyatlari kazanmak) Dunya (spor) Tarihi icin olaganustu bir an oldugunu da.

Cok guzel gecen bir yaz sirasi etkilenmistim.

Ama Steffi’ye asil cekilmem, cok sonralari, zorlanarak bir Paris Finalini Arantxa-Sanchez’e karsi kazanmasi ardindan.

Babasi vergi basagrilari nedeniyle hapisle bogusurken.

“Demir kadin” Kupa toreni konusmasi sirasinda aglamaya basladi

Belki tarihin en iyi forehand’i, celik sinirler. Ama o kirilganlik…

Ondan sonra hep daha icten istedim basarisini. 1995-1999 arasi ayni dominansi gosteremedi.

Ama sporda benim icin olmazsa olmaz, “zerafet finesse teknik” bilesimini hep korudu.

Dunya tarihinin en “etkili” forehand’ine sahip olabilir. Ustune bir de insanlari deli eden backhand slice ekleyin!

1999 Paris’i, ona inanmaktan vazgecenleri yaniltarak sampiyon oldu!

Milli macimiz icin cok yakin arkadaslarimla Helsinki’deydim. Sergen ile o maci da aldik. Steffi’nin Hingis’i yendigi haberi orada geldi.

Hayatimin guzel gunlerindendi.

Ardindan Londra ve Wimbledon. Baran ile imza almak icin bekleyip, “ilham” oldugunu da soylemistim.

McEnroe ile karisik ciftler maclarini yakalamak icin saatlerce siralarda bekledik.

Hakkinda soylesiler okurken, Chagall’a duskunlugunu de fark ettim.

Mahalle kitapcima gittim. Ozenle bir Chagall kitabi sectim.

Zarfin uzerine sadece “Steffi Graf. Wimbledon” yazarak gonderdigimi hatirliyorum.

Eline gecmis!

Agassi’ye asik olup, sporu birakmadan sanirim agent’i ile Iskocya’ya gitmisti!

Oradan bir kartpostal geldi bir gun. Ustunde kendi tenis fotografi olan. Sunlari yazmis ustune!

“To Ozan,

Many thanks for the great book and your nice letter.

All the best,

Steffi Graf”

Elbette sakladim. Hatta o kadar iyi sakladim ki yillarca hangi kutudan cikacagini bilemedim!

Buldum ama bir gun.

Bir Istanbul hafta sonumuz sirasi Londra’ya donecekken, hatta taksi kapiya gelmisken cikiverdi.

Simdi odamda.

Yillardir tenis oynamiyor.

Kameralar onunde degil.

Ama Ali’cigimin bekarliga veda gecemiz yaptirdigi “Steffi forehand” tshirt’lerindeki ilham daima benle.

Tipki yuzune de soyledigim gibi.

Kirilgan, duyarli.

Ama icinde bir o kadar guclu.

Steffi!

“GOODBYE, BOSS.” ANSHU JAIN’IN ARDINDAN…

0

Written on August 14, 2022 by admin

Posted by mobile phone:
“GOODBYE, BOSS.” ANSHU JAIN’IN ARDINDAN…Her insanin omrunde “patron” deneyimi vardir. Yonetici, mentor.Benim de cok oldu. Daha da olacaktir. Kendim de ogrendiklerimi yeni nesile aktarmaya calisarak.Ama sanirim ben iki gece once hayatimdaki “o figuru” kaybettim.Acikcasi cok bayilmadigim bir kelime olsa da ve fazla mizacima uymasa da.Beklesem de, bilsem de, tahmin ettigimden daha etkileyen acisi, ne cok ortak animiz oldugunu hatirlatti. Dusundurttu.Daha Deutsche Bank Londra’ya gelmeden bir “Anshu”dur gidiyordu. Kimileri “The Shu,” der; ben yillar sonra “Zeus” diyecegim!Demokrasi ve kurumlarda sonra cok gorecegim “onun haberi olmadan, kus ucmaz” hali.CEO ya da “global markets” bolumunu yonetmeden isi “global macro” idi. Benim kariyerimle en bagdasan tanim.Herkesin cekindigini hissettigim isime, bir gun Grove’dan direkt email atmamla basladi her sey.Sadik sekreteri Sulo araciligiyla, o aksamustu ben sinemadayken hemen randevu verdi.Ilk tanismamiz, ailemden, cocuklarimdan, ogretimimden bahsettik. O “bond” hemen olustu.“What do I think here”lari daima okur, degerini bilirdi.Hayati siyasi ekonomi anlari, beyin alisverisi yaptik.2012 yazi. Sanirim artik CEO da olmustu. Yunanistan bir kader secimine gidiyor.Birden trading floor’a gelip, bana dogru yuruyup, omuzuma dokunup “ne olacak?” dedigini hatirliyorum.Tum floor donmustu.Avrupa bankalarini kotu etkileyecek QE’nin yaklastigini konustugumuzu da. 2013-2014.2015’de DB’den ayrildiktan sonra da hep baglantida kaldik.Daha ilk Pazartesi, mesajlarimi almaya devam etmek istedi.Ne zaman rastlassak, ister istemez gulumser, sarilir ve hemen konuya dalardik: “Fed… Emerging Markets”“Unlu” macro dinner’larimin 2010 Noel oncesi versiyonuna katilmasi kariyerimin keyif zirvelerindendir. 2015’te, “isi birakmadan,” tum ust duzey yoneticilerine yaptigi bir konusma vardir. Orada benim yaptiklarima dair tanimi, su gune dek, hayatimin anlamli “hakki verilme” anlarindandir.Ozunde; su gunku konumum icin bana “o pasi, o guveni” Anshu verdi.2019 ilkbahari gorustuk. Hastaligini biliyordum. Yenecegini, zaman kazanacagini hissediyordum.Biz yine gelecegi konustuk.Benim icin futbol neyse, onun icin cricket oydu.Benim icin Turkiye neyse, onun icin Hindistan oydu.Hayatini adadigi seyler arasi kaplan turunu kurtarmak da vardi. “Bir senelik omrun kalmis” denmisken, dort sene ile yenmek…Bir cricket ve DB aileleri maci sirasi, Deniz’le de tanisti. Ne guzel.Bize de, evini de acti. Cocuklarindan, Harvard’dan konustuk.Sevgili Geetika ile uzaktan birbirimizi hep saydik.2012 Usain Bolt efsane 100 metre yarisi tesaduf eslerimizle ayni tribundeydik mesela. O tarihi elektrik icinde, deli gibi Bolt’u tuttuk.Sektorun cok unlu macro’cu isimleri oradaydi. Simdi isimleri birakmayacagim buraya. “Rockstar” bir dostum “dal ortama” dedi.Baskasinin “corporate” havasini bozup, hepsini Anshu’nun yanina goturdum. Gulduk, eglendik. Sadece on yil once!Dun her biri ile Anshu’nun ardindan yazistim.Dugununde uc yil once beraber oldugumuz Ekonomi bolumu basimiz aradi: “I needed to hear voice of someone as close”2021 Kasim’i, ortak cok yakin dostumuzun 50. Yas partisinde gordum en son.Bir cricket bar!Cok formdaydi. Tamamen yenmis gibiydi. Yine aninda “simdi ne olacak?” dedi.Sabahi selfie’yi unuttuk diye mesaj attim. “Next time with pleasure, brother” yazdi.Bir dahaki sefer olmadi.Ama arada yazistik. Geetika sagolsun, beni duydu.Hala DB’de bayragi tasimamdan cok mutlu oldugunu da biliyorum. Net.DB. Macro. Dunya.Dun geceyarisina yakin, su Cennet plajda uzun uzun yurudum.Onun icin, okyanusa bir tas attim.“O figuru” kaybetmistim ama yasatacagim.“Goodbye, Boss!To everything we shared.Always with me. 🙏🏻💙”

“GOODBYE, BOSS.” ANSHU JAIN’IN ARDINDAN…

0

Written on August 14, 2022 by admin

Posted by mobile phone:
“GOODBYE, BOSS.” ANSHU JAIN’IN ARDINDAN…Her insanin omrunde “patron” deneyimi vardir. Yonetici, mentor.Benim de cok oldu. Daha da olacaktir. Kendim de ogrendiklerimi yeni nesile aktarmaya calisarak.Ama sanirim ben iki gece once hayatimdaki “o figuru” kaybettim.Acikcasi cok bayilmadigim bir kelime olsa da ve fazla mizacima uymasa da.Beklesem de, bilsem de, tahmin ettigimden daha etkileyen acisi, ne cok ortak animiz oldugunu hatirlatti. Dusundurttu.Daha Deutsche Bank Londra’ya gelmeden bir “Anshu”dur gidiyordu. Kimileri “The Shu,” der; ben yillar sonra “Zeus” diyecegim!Demokrasi ve kurumlarda sonra cok gorecegim “onun haberi olmadan, kus ucmaz” hali.CEO ya da “global markets” bolumunu yonetmeden isi “global macro” idi. Benim kariyerimle en bagdasan tanim.Herkesin cekindigini hissettigim isime, bir gun Grove’dan direkt email atmamla basladi her sey.Sadik sekreteri Sulo araciligiyla, o aksamustu ben sinemadayken hemen randevu verdi.Ilk tanismamiz, ailemden, cocuklarimdan, ogretimimden bahsettik. O “bond” hemen olustu.“What do I think here”lari daima okur, degerini bilirdi.Hayati siyasi ekonomi anlari, beyin alisverisi yaptik.2012 yazi. Sanirim artik CEO da olmustu. Yunanistan bir kader secimine gidiyor.Birden trading floor’a gelip, bana dogru yuruyup, omuzuma dokunup “ne olacak?” dedigini hatirliyorum.Tum floor donmustu.Avrupa bankalarini kotu etkileyecek QE’nin yaklastigini konustugumuzu da. 2013-2014.2015’de DB’den ayrildiktan sonra da hep baglantida kaldik.Daha ilk Pazartesi, mesajlarimi almaya devam etmek istedi.Ne zaman rastlassak, ister istemez gulumser, sarilir ve hemen konuya dalardik: “Fed… Emerging Markets”“Unlu” macro dinner’larimin 2010 Noel oncesi versiyonuna katilmasi kariyerimin keyif zirvelerindendir. 2015’te, “isi birakmadan,” tum ust duzey yoneticilerine yaptigi bir konusma vardir. Orada benim yaptiklarima dair tanimi, su gune dek, hayatimin anlamli “hakki verilme” anlarindandir.Ozunde; su gunku konumum icin bana “o pasi, o guveni” Anshu verdi.2019 ilkbahari gorustuk. Hastaligini biliyordum. Yenecegini, zaman kazanacagini hissediyordum.Biz yine gelecegi konustuk.Benim icin futbol neyse, onun icin cricket oydu.Benim icin Turkiye neyse, onun icin Hindistan oydu.Hayatini adadigi seyler arasi kaplan turunu kurtarmak da vardi. “Bir senelik omrun kalmis” denmisken, dort sene ile yenmek…Bir cricket ve DB aileleri maci sirasi, Deniz’le de tanisti. Ne guzel.Bize de, evini de acti. Cocuklarindan, Harvard’dan konustuk.Sevgili Geetika ile uzaktan birbirimizi hep saydik.2012 Usain Bolt efsane 100 metre yarisi tesaduf eslerimizle ayni tribundeydik mesela. O tarihi elektrik icinde, deli gibi Bolt’u tuttuk.Sektorun cok unlu macro’cu isimleri oradaydi. Simdi isimleri birakmayacagim buraya. “Rockstar” bir dostum “dal ortama” dedi.Baskasinin “corporate” havasini bozup, hepsini Anshu’nun yanina goturdum. Gulduk, eglendik. Sadece on yil once!Dun her biri ile Anshu’nun ardindan yazistim.Dugununde uc yil once beraber oldugumuz Ekonomi bolumu basimiz aradi: “I needed to hear voice of someone as close”2021 Kasim’i, ortak cok yakin dostumuzun 50. Yas partisinde gordum en son.Bir cricket bar!Cok formdaydi. Tamamen yenmis gibiydi. Yine aninda “simdi ne olacak?” dedi.Sabahi selfie’yi unuttuk diye mesaj attim. “Next time with pleasure, brother” yazdi.Bir dahaki sefer olmadi.Ama arada yazistik. Geetika sagolsun, beni duydu.Hala DB’de bayragi tasimamdan cok mutlu oldugunu da biliyorum. Net.DB. Macro. Dunya.Dun geceyarisina yakin, su Cennet plajda uzun uzun yurudum.Onun icin, okyanusa bir tas attim.“O figuru” kaybetmistim ama yasatacagim.“Goodbye, Boss!To everything we shared.Always with me. 🙏🏻💙”

FRENCH DISPATCH

0

Written on November 14, 2021 by ozan

From: Ozan Tarman
Sent: Sunday, November 14, 2021 8:27 pm
To: Ozan Tarman
Subject: FRENCH DISPATCH

Classification: Public

FRENCH DISPATCH

İrlanda’lı bir arkadaşım güzel ifade etmişti… “Back from the Wes Anderson flick ~ 100 mins of insane cınematography where absolutely nothing happens

Highly recommended !!”

“Wes Anderson filminden geldim şimdi. 100 dakikalık çılgın sinematografi. Ama hiç bir şey olmuyor.

Çok öneririm!!“

“Hiç bir şey olmuyor,” demezdim.

3 hikaye.

Birincisini en çok beğendim.

Üçüncünün sonlarındaki animasyon ise olağanüstü

İkinci hikaye biraz hikaye.

Film, her Anderson gibi bir görsel şölen.

Müziği, detayları, emeği

Oynamayan aktör, aktris yok.

Bir zamanların Woody Allen’ları gibi.

“Oradaydım” demek için. Şimdi sergisini de merak ettim.

Benle ikinci kez gelen karıma teşekkür ederim.

🙏🏻 🎥 🌎